2015 yılında Türkiye’nin 14’üncü miras alanı olarak Dünya Miras Listesi’ne eklenen Hevsel Bahçeleri’nin Dicle Nehri kıyısı, tarihi surlarla birlikte dökülen moloz nedeniyle çöplüğe dönüştü. Yerel yönetimlerin yetersiz kontrolleri nedeniyle geceleri düşen molozlar, pek çok hayvan ve kuş türüne ev sahipliği yapan bölgeyi artık canlılar için barınak olmaktan çıkarıyor.
Amida News’e konuşan Dicle Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kılıç, Dicle Nehri yatağından kum çıkarmak için iş makinelerinin çalışmasının ve Hevsel Bahçeleri’nin moloz yığınına dönüşmesinin üzüntü verici olduğunu söyledi. Kılıç, “Hafriyat ve moloz yığınları buranın doğal yapısını ve burada yaşayan, üreyen canlıları olumsuz etkiliyor. Çünkü nehir yatağında onlarca balık ve diğer türler bulunmaktadır. Yaşam alanları bozuluyor. Bu kıyı şeridi onlarca yılda oluşmuştur. Oradaki canlılar uyum içinde yaşıyor, yavruları ve yuvaları var. Müdahale yanlış. Bu çalışmayı en azından şehre yakın bir bölgede yapmak ayıp olur. Bu çalışmalar genişlerse UNESCO listesinden bile çıkmak zorunda kalabiliriz. Bu büyük bir tehlikedir. Valiliğimize, Belediyelerimize ve bize büyük bir görev düşüyor. İki kişinin menfaati için bize emanet edilen Hevsel bahçelerini ve Dicle Nehrini korumamız ve korumamız gerekiyor. Dicle ve Hevsel bu şehrin vitrinidir. Biyoçeşitliliği koruyamazsak yok olacak. Burada örnek olursak çevremizdeki diğer illere de örnek oluruz. Önlemlerin mutlaka sıkılaştırılması gerekiyor. “Hevsel bölgesi korunmalı” dedi.
UNESCO listesinde yer alan Hevsel Bahçeleri ve On Gözlü Köprü de çevrelerindeki kaçak yapılaşma nedeniyle işgal altında. Duruma tepki gösteren vatandaşlar, “Nehir kıyısı her gün işgal ediliyor ancak kurumlar bunu izliyor. Tarihi On Gözlü Köprü’yü geçtikten sonra kaçak kafeler yapılıyor. Ancak bunlara hiçbir kurum müdahale etmiyor. “Bazı kafelerde kullanılan taşların üzerinde eski Sur evlerinin boyaları var” dedi. (KAYNAK)
